Adana’da 1992 yılında doğan Hande Küden, henüz 9 yaşındayken müzik eğitimine keman ile başladı. Daniya Kaynova’dan ders alan ve çok sıkı ve disiplinli bir çalışmanın ardından eğitimine Berlin’de devam eden Küden, 2019’dan itibaren Berlin Filarmoni Orkestrası 1.keman üyesi olarak görev yapıyordu. 13 yaşından beri hayalini kurduğu kariyere ulaştı ve Berlin Filarmoni Orkestrası’nın kadrosuna girdi.
Küden, bu süreci ve başarı hikâyesini Gazette Gazetesi
için anlattı.
Hande Küden
kimdir?
1992’de Adana’da doğdu. 2001’de Konservatuvarda Daniya
Kaynova ile keman eğitimine başladı. Çok sıkı ve disiplinli bir çalışmanın
ardından 2012’de eğitimine Berlin’de devam etti. Geldiği sene Alman Senfoni
Orkestrasında staj “Akademi” programına kabul edildi ve böylece iş hayatına
erken yaşta başlamış oldu. Sonra Berlin Filarmoni Orkestrası’nın Karajan
Akademi’sini kazandı. 2016’da Alman Senfoni Orkestrasın’da Başkeman Yardımcısı,
2019’dan itibaren de Berlin Filarmoni Orkestrası 1.keman üyesi oldu. Bu yıllar
arasında IKSV’nin Aydın Gün Teşvik Ödülü, Andante Dergisi’nin 5. Donizetti
Klasik Müzik Ödülleri’nde “Yılın Genç Müzisyeni” ödülünü ve Adana Rotary Kulubü
tarafından da Meslek Hizmet ödülü aldı. 2007’den 2012 yılına kadar Cem
Mansur’un kurmuş olduğu Türkiye Gençlik Filarmoni Orkestrası’nda başkemancı ve
solist olarak Türkiye ve Avrupa’da konserler verdi.
Adana sizin için
ne anlam ifade ediyor?
Çocukluk anılarım ve geldiğim kültür… Çok özlüyorum
Adana’yı…
Berlin Filarmoni
Orkestrası ile yollarınız nasıl kesişti?
13 yaşından beri hayalini kurduğum bir orkestra Berlin
Filarmoni. O zamandan beri günün birinde mutlaka sınavına gireceğimi hayal
ettim hep. Berlin’e yerleşip Alman kültürüne adapte olmamla beraber geliştiğini
düşünüyorum.
Kaç yıldır Berlin
Filarmoni Orkestrası’nda çalıyorsunuz?
2014-2016 yıllarında Akademi, 2019’dan itibaren de
kadrolu olarak 1. keman üyesiyim.
Berlin Filarmoni
Orkestrası’nda zaten görev alıyordunuz ama kadro almak ne anlama geliyor?
1-2 senelik deneme süresini geçmiş olan müzisyenlerin
emekli olana kadar aynı kurumda çalışma imkânı sağlanmış oluyor.
Orkestrada başka
Türk var mı?
Şu anda yok ancak önceden Kontrabas sanatçısı Fora
Baltacıgil vardı şimdi kendisi Münih’te.
Türkiye’yi temsil
etmek size neler hissettiriyor?
İnsanlar tarafından bu kadar ilgiyle karşılandığım için
çok mutlu oldum. Özellikle müzisyen olmayan insanlar tarafından da desteklenmek
çok güzel bir duygu benim için. Klasik müziğin Türkiye’de eskisine göre daha
çok ilgi gördüğünü görmek gurur verici.