Bülbül'ün, ilçeye bağlı Köprüyanı Mahallesi'ndeki mezarı
başındaki anma programına, annesi Ayşe Bülbül ve kardeşlerinin yanı sıra
Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, İl Emniyet Müdürü Murat Esertürk, İl Jandarma
Komutanı Tuğgeneral Mustafa Erdem, Sahil Güvenlik Doğu Karadeniz Grup Komutanı
Binbaşı Aytaç Bayırlı, Maçka Kaymakamı Şahin Demir, Maçka Belediye Başkan
Yardımcısı Sedat Kongur ile diğer ilgililer katıldı.
Vali Yıldırım, burada yaptığı konuşmada, Eren Bülbül'ün
şehadetinin üzerinden 7 yıl geçtiğini anımsatarak, "Eren Bülbül
evladımızın şehadetinin yedinci yılında bir defa daha başsağlığı diliyorum.
Hepimizin başı sağ olsun ama biz bir ölür, bin diriliriz ve bu şekildeki ölüm
bizim için düğün bayramdır. Bir yok olma değildir, var olmanın başlangıcıdır.
Biz bunu böyle biliyor, böyle inanıyor, böyle yaşıyor ve bizden sonrakilere de
böyle aktarıyoruz." diye konuştu.
Şehitlik makamının önemine dikkati çeken Yıldırım,
"Biliyoruz ki şehitler, peygamberlerden sonra inşallah cennete girecekler.
Bizim için o kadar kıymetli bir makamdır." dedi.
Yıldırım, terörün acımasız, vicdansız, hukuksuz pek çok
yönünün görüldüğüne işaret ederek, şöyle devam etti:
"15 yaşındaki bir çocuğa silah sıkacak kadar gözü
dönmüş caniler, daha sonra onu korumak için Ferhat Gedik astsubayımızın üstüne
kapanmasıyla ona onlarca mermi sıkmak gibi bir vicdansızlığı da devam
ettiriyorlar. Kendileri alındı. Onlara hak ettikleri zaten verildi ama biz
bugünün hatırasında iki tane şehidimizle baş başayız. Ferhat Gedik şehidimizin
de ailesine bu vesileyle silah arkadaşlarına başsağlığı diliyorum. Eren
Bülbül'ümüzle beraber Ferhat Gedik kardeşimizin de inşallah şehadetini burada
anmış oluyoruz. "
Şehit Eren Bülbül ve Ferhat Gedik başta olmak üzere tüm
şehitlere rahmet temennisinde bulunan Vali Yıldırım, "Ailelerine sabırlar
diliyorum. Onların şehadetleri, şu anda fiziken yanımızda bulunmuyor olmaları,
bizim içimizde kanayan bir yaradır ama aynı zamanda onların bu şekildeki
şehadetleri, bizi de aynı zamanda güçlendiren ve bu toprakların ne kadar
kıymetli olduğunu, bizim ne kadar buralara sahip çıkmamız gerektiğini ifade
eden duygulara, duyguları beslememize de sebebiyet veriyor. " şeklinde
konuştu.
Yıldırım, bu toprakların hepsinin şehit kanlarıyla yoğrulduğunu
vurgulayarak, "Bu vatanın her bir toprağında şehit kanı var. Öyleyse hiç
kimse bu toprakları korumak için elinden geleni, yapabilecek olduğu fedakarlığı
geri bırakmasın. Hepimiz bu topraklara sahibiz. Bu toprakları bizlere yurt
kılan, vatan kılan, bu anlamda bu yolda şehit olan, gazi olan bütün
geçmişlerimize Allah'tan rahmet diliyorum." ifadelerini kullandı.
Her zaman şehit aileleri ve gazilerle birlikte olduklarını
aktaran Vali Yıldırım, "Biz bu topraklar için can veririz. Bu topraklara
göz dikenin de gözünü oymaktan da çekinmeyiz. Onun canını almak için de her
şeyi yaparız. Bu topraklar bizim topraklarımız. Bu topraklar Türkiye
Cumhuriyeti vatanıdır, devletidir ve bu toprakların sahibi bizleriz. Bunları görev
aşkıyla aynı zamanda vatan aşkıyla yapan burada çok kıymetli kardeşlerim var.
Hepsi canını vermeye hazır." diye konuştu.
Yıldırım, Eren Bülbül'ün halen 15 yaşında olduğuna
değinerek, "O artık cennete uçtu, şehit. Bir kuş, bir melek misali. Bizi
üzen nedir? Onun yokluğudur. Ayşe annemizi üzen, onun kardeşlerini,
büyüklerini, yeğenlerini üzen nedir? Eren Bülbül'ün fiziken olmaması ama biz
yine inanıyoruz ki hep birlikteyiz. O da buralarda." dedi.
Şehit Eren Bülbül ile Ferhat Gedik'in gençlere unutturulmaması
gerektiğine de işaret eden Yıldırım, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Bu devlet, bu vatan, bu ülke kolay kurulmadı. Devamı
da bizim gençlerimizin buna bu konuda şuur sahibi olması, bunu idrak etmesiyle
mümkün olacaktır. Bizler de bunu vermeye gayret ediyoruz. Tekrar, başta Eren
Bülbül'ümüz, Ferhat Gedik'imiz olmak üzere bu vatan için, bu devlet için, bu
bayrak, bu ezan için şehit olan bütün şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum.
Gazilerimize, yaşayanlara Allah'tan şifalar diliyorum. Ölenlerin mekanları
cennet olsun ve her ikisinin de ailelerine, hem şehitlerimizin hem
gazilerimizin ailelerine de sabırlar niyaz ediyorum."
Anne Ayşe Bülbül de evladının yıl dönümünde duygusal anlar
yaşadığını belirterek, "Benim evladımın bugün yedinci yıl dönümü, yetmiş
yedinci yıl dönümü." dedi.
Anma programına gelenlere teşekkür eden Bülbül, şu ifadeleri
kullandı:
"Tabi ki bu kadar insanlarımız, bunlar gurur verici. Bu
gurur bir insanın içinde bir ömür boyu gidiyor ama acım da büyük. Benim
evladımın bugün en acı günü. Konuşacak gücüm yok, diyecek hiçbir sözüm yok. Bu
kadar insanlardan Allah'ım razı olsun. Vatan sağ olsun diyelim, diyecek hiçbir
söz bulamıyorum."
Kur'an-ı Kerim okunması ve dua edilmesinin ardından Vali
Yıldırım ile anne Ayşe Bülbül, Eren Bülbül'ün mezarına karanfil bıraktı.
Aynı çatışmada, Eren'i korumak için üzerine kapanarak siper
olan 2 çocuk babası 41 yaşındaki Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat
Gedik de şehit olmuştu.