26.11.2018 14:11 | Güncelleme Tarihi: 26.11.2018 14:11
Ø
Dershaneler
Ø
17/25
Aralık Girişimleri
Ø
TIR
İhanetleri
Ø
Tapeler,Montajlar,
Dublajlar
Ø
Aşağılık
pornografik montajlar
Ø
Tuzluklar
Ø
İttifaklar
(Medya/sermaye/siyasi parti)
…
Derken
bir seçimi daha atlattık. Ak Parti’yi
%40’ların altına çekmek için ittifaklar kuruldu. Sosyal medyada tapeler
yayınlandı. Bu uğurda, devletin mahremine
girip ulusal güvenliğimizle ilgili 1. dereceden gizli toplantılarda
konuşulanları servis etme ihanetinden dahi geri durulmadı. Öğrencilerin kendi
memleketlerinde Ak Parti karşısındaki en büyük rakibe oy vermesi için
seferberlik yapıldı. Yol masrafları karşılandı. Telefonlar edildi, mailler,
mesajlar atıldı… Sonuç… Ak Parti 2009
yerel seçimlerinde aldığı oy oranına sekiz puan daha ekleyerek seçimlerden
büyük bir zaferle çıktı. Milli İrade,
yolsuzluk kılıfıyla yapılan girişimleri, kaset siyasetini, sandığa
gömerek mesajını net verdi! Tabi, Milli İrade Sille-i Osmaniye sert nakşedince
özeleştiriler, geri adımlar da bir bir gelmeye başladı…
Seçim
sonuçları açısından, en çok sevindiği ilin Hatay (Eski bir Ak Partili adayla
yarışa girildi) en çok üzüldüğü ilin Artvin olduğunu belirten Kemal Kılıçdaroğlu,
nedense CHP’nin kalesi ve kendi memleketi olan Tunceli’nin BDP’ye
kaptırılmasından(12 puan farkla) hiç bahsetmedi. WSJ’ye verdiği röportajda özellikle Doğu/Güneydoğu illerinde %1’ler
civarındaki oylar içinse “Kürtlere
yeteri kadar güven vermediğimiz kanısındayım” ifadesini kullandı. Oysa ki sadece Kürtlerin
değil; bir çok bölgede güven telkin edilmediği seçim sonuçlarıyla da
müspet.Başbakan Erdoğan’ın seçim mitinglerinde sık sık beyan ettiği “Kumsalların Partisi” tezi de bu
seçimde belirginleşti
Zaman gazetesi yazarlarından Hüseyin Gülerce;
Ø
Hizmet
baştan beri yanlış yaptı. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'na savaş açtı. Gezi'den
itibaren Başbakan'a hakaret edildi.
Ø
Üslubumuzu
kaybettik. Namus bildiğimiz üslubumuz. Biz bunu bıraktık hükümetle savaşa
girdik, diyaloğu bıraktık çatışmacı dil kullandık.
Ø
Siyasallaştık.
CHP için kapı kapı dolaşıp oy istedik. Hizmet, hep çoğunlukla hareket etti.
Ø
Hep
öyle yoluna devam etti. İlk defa çoğunluğun karşısına çıktı ve kaybetti.
Orijinalini kaybetti, yara aldı.” sözlerini sarf ederken, Artvin Belediye
Başkanlığı’nı Ak Parti’ye kaptıran CHP’nin Belediye Başkan Adayı Emin Özgün de: Seçimden
önce Gülenciler bana geldi. 'Bizim bin oyumuz var. Sizi destekleyeceğiz'
dediler. Ben de kabul ettim" diyen Özgün, "Gülenciler bana
çalıştılar. Lakin seçim sonuçları açıklandığında o bin oyu hiçbir yerde
göremedim. Artvin'in nüfusu artmadı. Buna göre ben geçen seçimde aldığım oyu
aldım. Yine de kaybettim. Demek ki böyle bir oyları yokmuş Artvin'de. Buradan
şu anlaşılıyor ki, Gülencilerle ittifaka girmekle, onlarla kol kola girmekle
büyük yanlış yaptık. Onların oylarından medet umduk. Bu çok büyük hataydı.
Çünkü sosyal demokrat tabanımız buna tepki gösterdi. Rahatsız oldu. Biz bu tür
hataları yaparak siyasette asla başarılı olamayız” sözleriyle özeleştiri yapmakla kalmadı
Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu da yalanladı. Zira, Kılıçdaroğlu daha
önceden: “Cemaat ile ittifak yapmadık.
Belgesi olan çıkarsın" beyanatını vermişti. (Hafıza-i beşer nisyan ile
maluldür, Kılıçdaroğlu 2013 Aralık ayı başında Türk Amerikan Birliği üyeleriyle
basına kapalı bir kahvaltıda buluşmuştu.
Ø Katılımın çok fazla olduğu yerel seçimlerin
ardından Ağustos ayı içinde iki turlu yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimi
var. İlk turda herhangi bir aday %51 oy alamayınca ikinci tura gidilecek. Ve o
zaman Ak Parti adayının karşısında kuvvetle muhtemel ittifakları göreceğiz.
Kaset siyasetinden hüsrana uğrayanların
yeni strateji bakalım ne olacak…? Görelim Mevla neyler, neylerse güzel
eyler…
ALLAH YAR VE YARDIMCIMIZ OLSUN