Zeydan Karalar, Tokatlama(?) ve Asıl Hedef - İNCİ GÜL AKÖL

Zeydan Karalar, Tokatlama(?) ve Asıl Hedef - İNCİ GÜL AKÖL

12.06.2023 08:05 | Güncelleme Tarihi: 12.06.2023 08:05

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın, sandıkta görev alan partililere yönelik düzenlediği bir toplantıda, partilisi ile aralarında yaşanan atışma ve tokat attığı iddiasını içeren bir görüntü sosyal medyaya düştü.

Görüntüyü birkaç kez izledim.

Sonra başka bir açıdan ve daha yakından çekilen görüntüyü izledim.

Hatta slowmotion yaparak da izledim.

Karalar, çok sinirli bir şekilde, “Gel buraya, gel buraya” diyerek partilisini kürsüye çağırıyor ve 3-4 kişi partilinin koluna girerek Karalar’ın yanına götürüyor.

O sırada bir el kalkma olayı, hatta tokat sesi geliyor.

Fakat görüntü net olmadığı için tam olarak anlaşılmıyor.

Başkan, kürsünün yanına geçiyor, mikrofonu partiliye bırakıyor. Partili de, “Örgüt vatandaşına sahip çıkmıyor, partisine sahip çıkmıyor” diyor ve görüntünün sonrası yok.

Başka bir görüntüde ise, telefonla anı kaydeden kişi, “vurma, vurma niye vuruyorsun” diyor.

Siyaseti çok iyi bilen bir Belediye Başkanı, bu kadar da ileriye gider mi?

Yok artık dedirtiyor.

Karalar, tokatladığı iddia edilen partili ile 45 yıldır arkadaşmış.

Karalar, demokratik hakkını kullanması için kürsüyü verdiğini paylaşıyor.

Her ne olursa olsun, belki tokatlama vs olmamış olabilir, fakat üslup da doğru değil.

Mevkiiniz diğerlerinden daha yüksekte olabilir, yaşınız da daha büyük olabilir ama şu bir gerçek ki, tevazu göstermeniz gerekir.

Siyaset gönül işidir.

Hemen hemen her yazımda da vurgulamışımdır.

Özsermayesi insandır.

Her insanın gönlüne dokunmanız gerekir.

Ne yazık ki, öfke ve hırs ön planda.

Sayın Başkan, Genel Seçimlerdeki sonuçların, yerel seçimlerin ön izlemesi olarak görmüş olmalı ki, bu kadar öfkeli.

Eğriye eğri, doğruya doğru; Zeydan Karalar ile il başkanı olmadan önce tanışmıştım.

Ne zaman karşılaşsam, o kibar ve samimi tavrı hep aynıydı, hiç değişmedi.

Ve çevresindeki birçok kişiye karşı da öyle olmuştur.

Fakat son bir yıldır hiç karşılaşmadım.

En son geçen yıl, bir TV’de canlı yayına katılacakmış, danışmanı aradı.

“Adana’nın en etkili gazetelerinden Gazette’nin sahibi olarak sen de katılıp, Başkan’a soru sormak ister misin?” dedi.

Önce kendi Gazette TV’de İnci Gül ile Biz Bize’ye konuk olarak almak istediğimi söyledim ve bu nedenle kabul etmedim.

Israr edince de, değer verdiğim bir arkadaşım olduğu için kabul ettim.

Sosyal medyada anons verilmiş.

Anonsa, FETÖ’den hüküm giyen gazetecilerin yandaşları ve kendini bilmez aklı evveller tepki göstermiş, sonra anonsu kaldırmışlar.

Danışmanı tekrar beni aradı.

“Senden çok özür diliyorum, inanılmaz yorumlar geldi. Bu nedenle yayına çıkmazsan olur mu?” dedi.

Ben de, “isabetli olmuş” dedim.

Zaten başka bir TV’de çıkmanın çok da doğru olmadığını, hatta programın moderatöründen hiç haz etmediğimi söyledim.

O günden bugüne kadar da, ne davetlerine katıldım, ne de TV ve gazete için özel program ya da haber teklifinde dahi bulunmadım.

O gün notumu verdim.

Her şeyi kişiselleştiriyorlar ve sadece yoldaşları ile hareket ediyorlar.

Adana gibi bir kenti yöneten bir Belediye Başkanı’nın ve ekibinin, birilerinden icazet alarak hareket etmesi demek, bu kente katkısının çok da olamayacağını düşünenlerdenim.

Ve sadece kendi ideolojisine yakın olanlarla hareket eden bir belediye başkanının, siyaseti bir kenara bırakıp, Adana’nın tamamına hizmet etmesini beklemek herhalde saflık olur.

Zeydan Karalar’ın siyasetle bu kadar iç içe olması, bu kadar hırs yapmasının başka bir nedeni de, Kemal Kılıçdaroğlu, ola ki istifa ederse, Genel Başkanlık yarışına girmeyi düşünüyor olabilir.

CHP tabanından destek görmesi de olası.

Adana’nın isminin de, kendisinin de böyle bir şey ile anılmasını istemezdim.

Tüm bunlar, Adana’ya, Adanalıya ne yazık ki zarar veriyor.