Sizinkisi Hanım da Bizimkisi Maraba mı? - SELAHATTİN SEKİN

Sizinkisi Hanım da Bizimkisi Maraba mı? - SELAHATTİN SEKİN

07.06.2023 15:16 | Güncelleme Tarihi: 07.06.2023 15:16

Uzun yıllardır siyasette pek çok pozisyonda görev almış, 'Koş' denilince koşmuş, 'Kenarda dur' denilince durmuş benim 'dava adamı' dediğim kişilerden biri bu yazının konusu. 

Daha doğrusu şahit olduğum bir diyaloğu aktaracağım. Üzerinde düşünülmesi gereken ve akıl sahiplerinin 'Çok doğru. İşte burada yanlış yaptık' diyecekleri ibretlik bir diyaloğu aktaracağım.

Tarih; 14 Mayıs seçimi öncesi. 

Bir otomobilde 3 kişiyiz. Adana otobanında ilerliyoruz. Direksiyon başında bahsettiğim DAVA ADAMI var. Seçim analizleri yapıyoruz. Daha doğrusu DAVA ADAMI anlatıyor biz dinliyoruz. Sohbetin en derin anında birden DAVA ADAMI'nın telefonu çalıyor;
DAVA ADAMI; Buyur Başkan

...

DAVA ADAMI; Ne zaman, nerede?

...

DAVA ADAMI; Peki başkan. Hayırlısı bakalım İnşallah.

...

Bu kısa diyaloğun ardından telefonu kapatan DAVA ADAMI, biz bir şey sormadan başlıyor konuşmaya sitem etmeye;

- Arayan ... Başkanı. Bana diyor ki, 'Hanımı, çoluk çocuğu al ....'da yapacağımız mahalle mitingine katıl' 

- Ne var bunda ne güzel davet ediyor. Neden kızdın ki abi?

- Yahu ben, hanımı çocuklarımı alıp mahalle mitingine katılacağım. Kimleri dinleyeceğim? İl Başkanı, İlçe Başkanı ve Milletvekili adaylarını. Peki onlar o mahalle toplantısına hanımını, çocuğunu getirecek mi? Getirmeyecek. Yıllardır ben götürüyorum ama onlar getirmiyor. Yıllardır bu partiye gönül verenler 'Gel' denilince koşuyorlar.  
Ee len oglim, seninki hanım da benimkisi maraba mı? 

Seninkisi evlatta ben benimkisini sokakta mı buldum? 

Yahu insan edep eder! Haya eder! 

Bunca yıldır evimde milletvekillerini, bilumum başkanları ağırladım. Benim hanım, yıllardır birçoğuna sofra kurdu, kahve yaptı ikram etti. Hizmet etti. Vallahi bugüne kadar 'of!' bile demedi. Bugüne bugün bunlardan biri beni ve eşimi evine davet edip bir kere 'buyur gelin misafirimiz olun' demedi. Kendi hanımına kahveyi bırak bir çay yaptırıp ikram ettirmedi. Hadi onu da geçtik, neden mahalle mitingine, mahalle toplantısına siz, eşinizi çocuğunuzu getirmiyorsunuz? Yahu niye hep ben, niye hep biz! Sizin eşlerinizin, çocuklarınızın ne üstünlüğü var? 

- Boş ver abi kızma bu kadar.

- Nasıl kızmayayım? Sen gazetecisin. Hadi söyle bakalım şu bahsettiğim milletvekilleri, il başkanları, ilçe başkanlarından hangisinin eşini, çocuğunu mahalle toplantılarında, mahalle mitinglerinde gördün? Var mı resimleri?

- Haklısın gerçekten. Ne eşlerini ne de çocuklarını gördüm. 

- Ee nasıl olacak bu halka dokunma? Adam 'Reis'in yolundan gidiyorum' diyor ama Reis'in yaptığını yapmıyor. Reis, Emine hanımla şehir şehir gezip mitinglere çıkıyor. Yetmiyor o yorgunlukla akşamları da ev ziyaretleri yapıyor. Reis sayesinde makam mevki alanlar ne yapıyor? Ee len oglim sizinkilerin ne üstünlügü var? Sizinkisi hanım da bizimkisi maraba? Yok arkadaş. Bu işte bir yanlışlık var. 

DAVA ADAMI dediğim emektar, daha başkaca pek çok konuda sitem etti. Ve hepsinde de yerden göğe kadar haklıydı. Seçim sonrası haklılığı alınan sonuçlarla da ortaya çıktı. 'Anadolu İrfanı' dediğimiz tam da bu. Yanılmadı. Çalışan, halka dokunan, iletişim kuran Reis fark attı. Partinin aldığı sonuç ise ortada.

Dinlenmeyeceğini biliyorum ama sonuç olarak yine de söyleyip tarihe not düşeyim; 

Kıyıya köşeye ittiğiniz dava adamlarını dinleyin!

Ama can kulağıyla dinleyin! 
Dost acı söyler!

YAZARIN DİĞER YAZILARI